Kortların efendisinden milyarder iş insanına: Roger Federer’in tenis sonrası ticari imparatorluğu
Roger Federer, kortta fırtınalar estiren bir tenisçi ve aynı zamanda tam bir beyefendiydi. Bir yandan da dünyanın en çok para kazanan sporcularından biriydi. Bu başarısını tenisi bıraktıktan sonra da sürdüren kortların milyarderinin ticari sırları neler...

24 yıllık profesyonel tenis kariyerinin önemli bölümünü dünyanın en iyilerinden biri olarak geçiren Roger Federer kort dışındaki yaşamını ve faaliyetlerini de bir İsviçreli titizliğiyle ördü hep.
Forbes dergisine göre 2009’dan itibaren dünyanın en çok para kazanan sporcuları listesineydi hep. Hatta kariyerinin sonuna doğru, 2020’de 106,3 milyon dolarlık gelirle listenin ilk sırasına kadar çıktı.
Yine Forbes’a göre sporculuğu sırasında milyar dolar sınırını geçmiş yedi kişiden biriydi: Basketbolcu LeBron James, golfçüler Tiger Woods ve Phil Mickelson, futbolcular Cristiano Ronaldo ve Lionel Messi ve boksör Floyd Mayweather ile beraber 2020’de bu listeye dahil olmuştu.
Dünya’dan Alp Ulugay "Beyefendi artık milyarder" başlıklı yazı kaleme aldı. İşte Ulugay'ın haberinin tamamı:
Federer, raketi elinden bıraktıktan sonra da bu ticari başarısını sürdürdü. Ama önce aktif sporculuk döneminde yola nasıl çıktığına bir bakalım. Öncelikle Avrupa’nın göbeğindeki son derece müreffeh İsviçre’de yetişmiş olması ona bir avantaj sağlıyordu. Yine de İsviçre 1990’ların sonuna kadar adı tenisle sık sık anılan bir ülke değildi. Zaten ilk büyük başarılarını kazanmadan evvel Federer’in turnuva dışı gelirleri henüz mütevazıydı. Mesela 2002’de Nike’tan yılda sadece 200 bin dolar kazanıyordu. Yeni sözleşme için Nike 600 bin dolar önermişti. O zamanki menajeri Bill Ryan onun yakın bir gelecekte dünyanın en iyi oyuncusu olacağına emindi ve çok daha yüksek bir rakam talep etmişti. Açıkçası sponsorlar henüz Federer’in imajından emin değildi.
PARA MUSLUKLARI AÇILDI
Bu dönemdeki iki olay bu durumu kökten değiştirdi ve onu ticari açıdan büyük bir yıldıza dönüştürdü. Birincisi elbette kortta yaşandı. Roger, 2003’ün temmuz ayında Wimbledon’da şampiyon oldu ve kariyerinin ilk grand slam turnuvasını kazandı. Altı ay sonra da dünya sıralamasında bir numaraya çıktı. Böylece tenis dünyasındaki şöhreti büyük bir hızla arttı. İkincisi de 2005’te Federer ve ailesinin dev menajerlik şirketi IMG ile yeniden anlaşmasıydı. IMG’den Tony Godsick tamamen Federer’den sorumlu menajer olarak kolları sıvadı ve bu noktadan itibaren para muslukları açıldı.
2005’te İsviçreli tenisçinin toplam geliri 14 milyon dolara çıkmıştı. O yıldan itibaren küresel markalar yağmaya başlamıştı. Mercedes-Benz, Rolex ve Lindt çikolataları Federer’in yeni sponsorları oldular. Gillette 2007’de tıpkı ünlü golfçü Tiger Woods gibi onu küresel marka elçilerinden birisi yaptı. 2008’de Nike ile 10 yıllık yeni bir sözleşme yaptı. Ama bu sefer yıllığı 10 milyon dolardan…
2009’da bir kez Wimbledon şampiyonu olduğunda Pete Sampras’ın grand slam turnuvası kazanma rekorunu tarihe gömmüştü. Sportif açıdan kariyerinin zirvesindeydi. Federer ve ekibi korttaki bu başarıyı ve bir o kadar da zarif imajını öyle akıllı kullandılar ki tenis dışındaki kitleler bile onu takdir eder hale geldi. 2010’a gelindiğinde turnuva ve sponsorluk gelirleri toplamı 43 milyon doları bulmuştu bile. 2013’teyse Forbes’a göre 71.5 milyon dolar gelirle tüm dünyada en çok para kazanan ikinci sporcuydu.
Federer kendisini milyarderliğe taşıyan asıl hamleleri 2018’den itibaren attı. Kariyerinin sonuna yaklaştığını tenisseverler olarak görüyorduk. Roger, bir yıl evvel kariyerinde dokuzuncu kez Wimbledon’ı kazanmıştı. 2018’e de Avustralya açığı kazanarak başlamıştı. Nike sözleşme yenileme döneminde biraz tereddüt edince Federer şoke eden bir hamle yaparak Japon spor giyim markası Uniqlo ile 10 yıllık bir sözleşme imzaladı. Üstelik Uniqlo yılda 30 milyon dolar ödeyecekti ona! Emekliye ayrılsa bile sözleşme devam edecekti. Ayrıca ayakkabılar buna dahil değildi. Bu sayede para almadan Nike giymeye devam etti.
Bu sayede 2019’da toplam 93,4 milyon dolarlık gelirle açık ara dünyanın en fazla para kazanan tenisçisiydi. Ve bunun büyük kısmı da kort dışındaki faalyetlerden geliyordu. Uniqlo’nun yanı sıra Credit Suisse, Mercedes-Benz, Rolex, Moet & Chandon, Barilla, Wilson gibi sponsorlardan ve gösteri maçı gibi faaliyetlerden tam 86 milyon dolar kazandı o yıl.
ON'A KÜÇÜK ORTAK
Ve ticari zekasını o yıl bir kez daha gösterdi. Eşi Mirka’nın spor yaparken giydiği ‘On’ marka spor ayakkabısı dikkatini çekti. Bunun emekleme aşamasında yeni bir İsviçre markası olduğunu öğrenince kurucularıyla tanıştı. Sonunda On’a küçük ortak olarak yatırım yapmaya karar verdi. On, 2021’de New York borsasında halka açıldı. Bu tarihten dört yıl sonra On’un piyasa değeri yaklaşık 15 milyar dolara yükseldi. Federer’in yüzde üçlük payının bugünkü değeri 375 milyon doları buluyor.
Federer, 2022’de tenisi bırakmasına karşın son derece faal. Başta Wimbledon olmak üzere büyük turnuvalarda onu sık sık locada görüyoruz. Sponsorlarının büyük kısmı onunla yola devam ediyor. Bunun yanı sıra 2017’de bizzat kurduğu Laver Cup yılda 20 milyon dolar gelir getiren bir gösteri turnuvası olarak işlemeye devam ediyor.
DAİMA MÜTEVAZI
Federer’in imajına dair ünlü tenis yazarı Christopher Clarey’nin yazdığı bir hikâyeyi ekleyelim buraya. Federer, bir ayakkabı testi için Nike’ın ABD’nin Oregon eyaletindeki merkezine gider. Testler tamamlandıktan sonra Nike’ın tenis direktörü Mike Nakajiima’yla merkezden çıkarlar. O anda Federer “Ayakkabıyla ilgili bana bugün yardım edenlere teşekkür etmeyi unuttum” diyerek güvenlik aramasından geçerek yeniden içeri girer. Bunu başka hangi sporcu yapar ki?
FEDERER'İN SPONSORLARI
Sunrise
6.7 milyon $
Uniqlo
30 milyon $
Rolex
8 milyon $
LVMH
6 milyon $
Net Jets
5,9 milyon $
Mercedes-Benz
4,8 milyon $
Lindt
4 milyon $
Jura
3,3 milyon $
Wilson
350 bin $
patronlardunyasi.com